İçeriğe atla

Y-CHP

Vikipedi, özgür ansiklopedi
Yeni CHP söylemini ilk defa kullanan Kemal Kılıçdaroğlu.

Yeni CHP, kısaltımı ile Y-CHP veya uzun adıyla Yeni Cumhuriyet Halk Partisi, Kemal Kılıçdaroğlu'nun Cumhuriyet Halk Partisinde yarattığı paradigma değişimini ifade etmek için kullanılan bir kavramsallaştırmadır. Bu paradigma değişimi ile birlikte Deniz Baykal'ın temsil ettiği sağ grup süreç içerisinde tasfiye edilmiş ve Kılıçdaroğlu yönetimindeki CHP; toplumun daha önce ulaşamadığı kesimlerine açılabilme iddiasıyla, giderek ana karakterini oluşturan değerlerinden uzaklaşmış ve daha ılımlı bir laiklik anlayışını benimsemiştir.[1]

Benzer akımlar

[değiştir | kaynağı değiştir]
Başbakan Tony Blair, 1997-2007

Yeni ifadesinin kullanımı; dünyada ve Avrupa'da 1990'lı yılların sonu ve 2000'li yılların başında CHP gibi sosyal demokrat olarak nitelendirilen ABD'deki Demokrat Parti ve Birleşik Krallık'ta bulunan İşçi Partisi gibi partilerin Sovyetler Birliği'nin dağılmasından ve solun küresel anlamda gerilemesinden sonra sosyal demokrat kimliklerini koruyarak içsel dönüşüm gerçekleştirmeye başlaması ile kullanıma girmiştir.

Birleşik Krallık İşçi Partisi, bu kimlik değişikliğini Margaret Thatcher'ın "New Right" hareketine karşın Tony Blair liderliğinde "New Labour" hareketi ile gerçekleştirmiştir. Bu hareketlerin kullanmış olduğu "New" kelimesinin doğrudan çevirisi olan "Yeni" ifadesi partiler tarafından yeni bir paradigma anlayışı sahip olduklarını ifade etmek amacıyla kullanılmıştır.

Birleşik Krallık'ta Yeni İşçi Partisi markası, seçmenlerin güvenini yeniden kazanmak ve seçim vaatlerini yerine getirmemekle anılan ve sendikalar ile devlet arasındaki bağlar nedeniyle eleştirilen geleneksel sol politikalardan bir ayrışma olduğunu göstermek ve partinin modernleşmesini halka anlatmak için geliştirilmiştir.

İşçi Partisi'nin 1983 genel seçimlerinde aldığı ağır yenilginin ardından, partinin yeni lideri Neil Kinnock'un partinin yenilgisine yol açan politikaların gözden geçirilmesi ve eski bir televizyon yapımcısı olan Peter Mandelson tarafından partinin kamuoyundaki imajında iyileştirmeler yapılması çağrısında bulunmasıyla modernleşme çağrıları öne çıktı. Neil Kinnock ve John Smith'in liderliklerinin ardından Tony Blair yönetimindeki parti, Yeni İşçi sloganı altında seçmen kitlesini genişletmeye çalıştı ve 1997 genel seçimlerinde orta sınıfta önemli kazanımlar elde ederek ezici bir zafer kazandı. İşçi Partisi bu geniş desteği 2001 genel seçimlerinde de sürdürdü ve 2005 genel seçimlerinde de İşçi Partisi tarihinde ilk kez üst üste üçüncü kez zafer kazandı.

Önemli kişiler

[değiştir | kaynağı değiştir]

Kemal Kılıçdaroğlu

[değiştir | kaynağı değiştir]

22 Mayıs 2010 tarihinde Kemal Kılıçdaroğlu yeni parti lideri olarak seçildi.[2] Kılıçdaroğlu CHP'yi geleneksel sosyal demokrat imajına geri döndürdü ve partinin laik-muhafazakar karakterini bir kenara bıraktı. Kılıçdaroğlu, dindar seçmenler ve Kürtler arasında bir köprü kurmak üzerine politika yürüttü.[3] Kılıçdaroğlu liderliğindeki CHP, beş seçim boyunca milletvekili seçimlerinde %22 ila 26 arasında oy aldı. Parti 2010 anayasa referandumunda "hayır" kampanyasını destekledi. Kılıçdaroğlu liderliğinde girilen 2011'deki ilk seçimde partinin desteği %25'e çıktı, ancak bu oy oranı partinin seçimleri kazanması için yeterli olmadı. Kılıçdaroğlu döneminde CHP, 2013 Gezi Parkı protestolarına büyük bir destek verdi.

Ekrem İmamoğlu

[değiştir | kaynağı değiştir]

2023 yılında partinin seçimi kaybetmesi, ittifak bazında milletvekili anlaşmalarına dayalı olarak CHP'nin milletvekili kaybetmesi ve Kemal Kılıçdaroğlu'nun yenilgiyi kabul etmemesi, başını Tanju Özcan, Özgür Özel ve Ekrem İmamoğlu'nun çektiği, çok sayıda parti içi eleştirilere neden oldu.

Kılıçdaroğlu’nun cumhurbaşkanı yardımcısı adayı olarak gösterdiği ve seçim sürecinde en büyük destekçilerinden biri olan İmamoğlu, partide değişim çağrısında bulundu. 4 Temmuz 2023 tarihinde, "Değişime davet: CHP'de değişim, Türkiye'de değişim, iktidar için değişim sürecine katılımınızı, görüş ve önerilerinizi bekliyoruz" ifadelerini kullandı.[4]

Ekrem İmamoğlu'nun çağrısının ardından değişim hareketiyle beraber genel başkan adayı olan Özgür Özel yürüttüğü kampanya sonrasında, 4 Kasım 2023 tarihinde yapılan kurultayda partinin yeni lideri seçildi.

Kılıçdaroğlu döneminin kapanmasının ardından 31 Mart 2024 tarihinde yapılan yerel seçimlerde parti, %37,77'lik oy oranıyla 1977 yılından itibaren ilk defa rakiplerinden daha yüksek oy sayısına ve oranına ulaşarak birinci parti oldu ve Türkiye nüfusunun %64'üne ve Türkiye ekonomisinin %80'ine tekabül eden coğrafi büyüklüğü yöneten parti haline geldi.[5]

Özgür Özel döneminde parti, "Değişim" ifadesiyle öne çıkmaktadır. Yeni CHP markasının veya ifadesinin yeni dönemde parti veya medya tarafından kullanıp kullanılmayacağı belirsizdir.[kaynak belirtilmeli]

Deniz Baykal dönemi

[değiştir | kaynağı değiştir]

Birleşme ve 30'lar Hareketi

[değiştir | kaynağı değiştir]

1995'te SHP ile birleşen CHP, Deniz Baykal liderliğinde 2002 Türkiye genel seçimlerine katılmış ve AK Parti ile birlikte % 10 barajını geçen iki partiden biri olmuştur. AK Parti'nin birçok alanda demokratikleşme sözü vermesi ve bu yolda AK Parti'nin Kemalist vesayeti ortadan kaldırmayı amaç edinmesi, Avrupa Birliği üyelik sürecinin başlatması, yeni bir serbest piyasacı ekonomi ile başta Kürtler olmak üzere azınlık politikalarında kapsayıcı bir anlayışı benimsemesi CHP içerisinde partinin demokratikleşmenin gerektiğini savunan grupların oluşmasına neden olmuştur. Geçmiş yıllarda Deniz Baykal'ın demokrasi anlayışına katılmayan ve örnek olarak Kürt sorunu hakkında daha demokratik bir anlayışa sahip olan SHP kurmaylarının CHP'ye katılması bu sürecin temelini oluşturmuştur.

Mart ayında düzenlenen 2004 yerel seçimlerinde CHP'nin kötü bir performans sergilemesinin ardından Deniz Baykal'ın düşüncelerinden ve partiyi yönetim tarzından rahatsız olan ve içlerinde Muharrem İnce ile Kemal Kılıçdaroğlu'nun bulunduğu 30 CHP'li milletvekili "CHP'nin İktidara Yürüyüşü" adında bir hareket kurmuş ve bildiri yayınlamışlardır.[6] Bu hareket daha sonrasında "30'lar Hareketi" olarak da adlandırılmıştır.[7] Hareket; tüzük değişikliği, söylem birliği ve yapılanmasının ardından seçimli kurultay yapılmasını talep etmiştir. Yedi milletvekilinin bildiriden ve hareketten vazgeçmesi ve kalan milletvekillerinin partiden tasfiye edilmesiyle hareket gücünü yitirmiştir. Kılıçdaroğlu ise bu süreçte yönetimin kara listesine girmemeyi başarmıştır.[8]

Kılıçdaroğlu'nun grup başkanvekilliği ve yolsuzluk iddiaları

[değiştir | kaynağı değiştir]

Kılıçdaroğlu, 2007'de yeniden milletvekili adayı gösterilmiş ve daha sonrasında Baykal'ın isteği üzerine grup başkanvekili olmuştur. Bu görevi aldıktan sonra daha görünür hale gelen Kılıçdaroğlu bu dönemde AK Parti'nin önemli isimlerinin yolsuzluk iddialarını açıkladığı basın toplantıları gerçekleştirmiştir. Şaban Dişli, Dengir Mir Mehmet Fırat ve Melih Gökçek yolsuzlukla suçladığı kişiler arasındaydı.[8]

Bu iddialar en sonunda Dişli'nin 12 milyar dolarlık iş yaptığı gerekçesiyle AK Parti'nin MYK ve MKYK'sinden istifa etmesine ve Dengir Mir Mehmet Fırat'ın ortağı olduğu bir şirket aracılığıyla hayali ihracat yaptığı gerekçesiyle hemen olmasa da birkaç ay sonra partideki görevlerinden istifa etmesine neden oldu. Melih Gökçek'i ise Ankara'da doğalgaz sayaçlarının fahiş fiyatla satın aldığı ve bunu Ankaralıya fatura ettiğini ilan etti. Dengir Mir Mehmet Fırat ve Melih Gökçek ile Uğur Dündar'ın yönettiği bir programda ayrı ayrı tartışmıştır. Dengir Mir Mehmet Fırat iddiaları yalanlamış ve kanıtların CHP'ye yakın bir bürokrat tarafından düzenlendiğini söylemiştir. Kılıçdaroğlu buna karşın "Her şeyin belgesi var. İftira atmadım, öyle bir alışkanlığım yok" ifadesinde bulunmuştur. Melih Gökçek ile tartıştığı programda ise sakinliğini koruyarak Gökçek'in sert ve gergin üslubunun dikkat çekmesini sağlamıştır.[8]

Aynı dönemde Almanya'da görülen bir başka yolsuzluk davası olan Deniz Feneri davasında da ismi geçmiştir.[8]

Kılıçdaroğlu'nun yerel seçim performansı ve genel başkan seçilmesi

[değiştir | kaynağı değiştir]

Yolsuzluk iddiaları ile ünlenen Kılıçdaroğlu 2009 yerel seçimlerinde İstanbul'dan aday gösterilmiştir. Seçim propagandası için Beyoğlu'nda gezerken bir vatandaşın ona "Gandi bu, Gandi" diye seslenmesi Kılıçdaroğlu'na ileride çok kullanılacak bir sıfat kazandırdı. Bu olayın üzerine "Memnunum tabii. Mahatma Gandi çok önemli bir siyasi lider. Şiddet kullanmaksızın mücadele verdi ve başarıya ulaştı. Vurdulu, kırdılı, sert tartışmaları bırakmamız lazım” diyerek kazandığı takma adın hoşuna gittiğini belirtmiştir. İstanbul'da seçilemese de 2004'te % 28,9 alabilen CHP'nin oy oranı, % 37'ye çıkmıştır.[9]

Kurultay yaklaştığında parti içi muhalefet cılız durumdaydı ve Baykal rakipsiz gözükmekteydi. Ancak Baykal ile Ankara milletvekili Nesrin Baytok'un bulunduğu müstehcen bir videonun internette yayımlanmasıyla Deniz Baykal 10 Mayıs 2010'da genel başkanlıktan istifa etti. Kılıçdaroğlu en başta aday olmayı reddetse de genel sekreter Önder Sav'ın ikna etmesiyle adaylığını koymuştur. İl başkanlarının destek açıklamalarıyla kurultayda aday olan Kılıçdaroğlu oy birliği ile genel başkan seçilmiştir.[8]

Kemal Kılıçdaroğlu Dönemi

[değiştir | kaynağı değiştir]

Yeni yönetime muhalefet

[değiştir | kaynağı değiştir]
1990-2015 arasında kullanılan amblem ve 2015-2023 yılları arasında kullanılan amblem

Kurultay sonrasında Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının Baykal döneminde yapılan tüzük değişikliklerinin hayata geçirilmesini istemiş ve bu Önder Sav'ın Kılıçdaroğlu'na bayrak açmasına neden olmuştur. Yapılan değişiklikler partideki güçlü genel sekreterlik dönemini bitirecekti. Üst yönetimin anlaşmaya varamaması sonucunda CHP aynı yılın Aralık ayında 15. olağanüstü kurultayına gitmiş, Sav ve arkadaşları önce MYK dışında bırakılmış, sonrasında parti meclisine de alınmamıştır.[8] Partinin iki önemli adamı arasında gerçekleşen bu iktidar mücadelesi gazetelerde tarafından "CHP ikiye bölündü", "CHP'de kılıçlar çekildi" ve "CHP'de iç savaş" olarak yorumlanmıştır.[10][11]

Kurultay sonrasında girilen 2011 genel seçimlerinde CHP oy oranını % 20,87'den % 25,98'e çıkarmış ve ana muhalefet partisi olmaya devam etmiştir. Önder Sav'ın partiden tasfiye edilmesini kesinleştiren Temmuz 2012'deki kurultayda yeniden genel başkan seçilen Kılıçdaroğlu koltuğunu garantilemiştir. Bu dönemde yeni yönetim kadrolarını açıklarken ilk defa "Y-CHP" ifadesini kullanmıştır. Bu sözler Baykal ve Sav'a karşı yapılan bir ima olarak nitelendirilse de Kılıçdaroğlu "Biz CHP derken geçmişi unuttuk, yeniden CHP kurduk gibi bir anlayışı reddediyoruz. Böyle bir anlayış yok. Yeni CHP'den kastımız, CHP’nin yeni yönetimidir. Bu yönetim halktan yana yönetimdir, bu yönetim korkulara karşı direnen özgürlükçü bir yönetimdir. Özgürlüğü getiren bir yönetimdir. Hiç kimse ama hiç kimse bizi özgürlüğün ve hukukun dışında bir alana taşımayacaktır." açıklamasında bulunmuştur.[8][12]

2011 seçimlerinde Kürt sorunu, başörtüsü ve ekonomik meselelerde ana akım görüşten farklı görüşlere sahip milletvekilleri seçilmiştir. Kılıçdaroğlu tarafından yenilik vurgusu yapılsa da partinin teşkilatında ve ana akım fikrinde ulusalcılık ve laik kesim gücünü korumuştur.[13][14][15]

2014 cumhurbaşkanlığı ve yerel seçimler

[değiştir | kaynağı değiştir]
CHP Milletvekilleri Melda Onur ve Candan Yüceer Diyarbakır'da

Yerel seçimlerde CHP, 17-25 Aralık yolsuzluk skandallarının, Gezi parkı olaylarının, çözüm sürecinin ardından genel politikasını AK Parti'ye karşı yürüttüğü laiklik karşıtlığını bırakarak bu faktörler üzerinden şekillendirmiş ve beyannamesinde "plansız kentleşme, yaşanabilir şehirler, sosyal belediyecilik, şeffaflık" gibi konuları beyannamesinde yer vermiştir. İstanbul'da Mustafa Sarıgül'ün ve Ankara'da MHP kökenli Mansur Yavaş'ın aday gösterilmesi parti içinde tepkilere neden olmuştur.

CHP grup toplantısında Kılıçdaroğlu'nun konuşmasına başladığı sırada bir grup partilinin belirlenen adaylarla ilgili tepki göstermesi ve bu tepkilerini bağırarak sürdürmeleri üzerine Kılıçdaroğlu, "Parti kültürünü benimsemeyen, genel başkanın sözünü kesen, derhal burayı terk etmelidir. Çıkarın dışarıya" demiş ve bu tepkilere karşı kürsüye yumruğunu vurarak "Kim ne derse desin, partide gençlerin ve kadınların önünü açacağım. 'Ben olmazsam CHP olmaz' zihniyetini ortadan kaldıracağım. CHP varsa herkes için var. 'Ben varsam CHP...' yok, Biz varsak CHP var" diye devam etmiştir.[16][17]

Muharrem İnce ve Kemal Kılıçdaroğlu, CHP 18. Olağanüstü Kurultayında

CHP daha öncesinde başka partilerde siyaset yapmış kişileri aday göstermiştir. 2009 yerel seçimlerinde MHP'den aday olan Mansur Yavaş Ankara'dan, AK Parti'den Antakya Belediye Başkanı seçilmiş Lütfü Savaş AK Parti'den aday gösterilmeyince Hatay'dan[18] ve DSP'den Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı seçilmiş Yılmaz Büyükerşen yeniden Eskişehir'den aday olmuştur.[19] MHP ise toplum tarafından oldukça tanınan adaylar göstermeyerek CHP'ye gayri resmi bir destekte bulunmuştur. Seçimlerde CHP oyların % 26,34'ünü almıştır.[20] Ankara seçimlerinde seçim günü elektrik kesintileri yaşanmış ve dönemin Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız "Trafoya kedi girdi" şeklinde açıklamada bulunmuştur.[21] CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu seçimin yaklaşık 30 bin fark ile kaybedildiği Ankara'daki elektrik kesintilerinin AK Parti’yi şaibe altında bırakacağını söylemiştir.[16][22]

Cumhurbaşkanlığı seçiminde Recep Tayyip Erdoğan'a karşı MHP'nin çatı aday olarak önerdiği Ekmeleddin İhsanoğlu aday gösterilmiş ancak parti içi muhalifler İhsanoğlu'nun Kılıçdaroğlu tarafından belirlendiği ve partinin yönetim kurullarında değerlendirilmediğini söylemişlerdir. Erdoğan'ın % 52 ile seçimi kazanmasının ardından parti içi muhalifler Kılıçdaroğlu'nun yenilgiden sorumlu olduğunu söyleyerek istifasını ve kurultaya gidilmesini istemiştir. Kılıçdaroğlu parti içi muhalefete rest çekerek muhaliflerin olağanüstü kurultay için yeterli imzaya sahip olmadığını söylemiş ve kendisi kurultay çağrısında bulunmuştur. Eylül 2014'te yapılan kurultayda grup başkanvekilliğinden istifa eden Muharrem İnce Kılıçdaroğlu'na rakip olmuştur. Kurultay'da birlik mesajı veren Kılıçdaroğlu şunları söylemiştir:

Bu asla bir tasfiye kurultayı değil, birlikten yanayım.

(...)

Çalışmanın yolu birlikten geçer. Aynı şeyleri konuşmaktan geçer. Biri ayrı telden, öbürü telden olmaz. CHP bir düşünce kuruluşu değil. Gidersin üniversitede istediğin gibi konuşursun ama CHP'nin kimliğini aldıktan sonra konuşamazsın.

(...)

CHP elitist bir parti diyorlar. Elitlere saygım var, aydındır. Ama bir elitistler var. Rakı sofralarında Türkiye’yi kurtarırlar. Bunlardan partiyi temizleyeceğim. Bunu herkes iyi bilsin. Bana çalışan adam lazım, rakı sofralarında konuşan adam değil!

—Kemal Kılıçdaroğlu[23]

Kılıçdaroğlu, Muharrem İnce'ye verilen 415 oya karşı 740 oyla yeniden genel başkan seçilmiştir. İnce'nin beklenenden fazla oy alması parti içi muhalefetin halen güçlü olduğunu göstermiştir.[8]

Daha öncesinde YARSAV başkanlığı ile hakimlik yapan ve milletvekili aday adayı olmak için görevinden istifa eden Emine Ülker Tarhan, 2011'de CHP'den milletvekili seçilmiş ve 2013'e kadar partinin grup başkanvekili olarak görev yapmıştır. Partinin ulusalcı kanadında yer alan Tarhan, 2014 cumhurbaşkanlığı seçimlerinde İhsanoğlu'nun ortak aday olarak çıkarılmasını sertçe eleştirmiş ve ekim ayında partiden istifa ederek Anadolu Partisi'ni kurmuştur. Haziran 2015 seçimlerinde yüzde 0,06 oy alabilen Anadolu Partisi kendisini feshetmiştir.[24]

2015 genel seçimleri ve darbe girişimi

[değiştir | kaynağı değiştir]
Kemal Kılıçdaroğlu'nun 2015 genel seçimleri için kullandığı seçim kampanyası sloganı "Anadolu'nun Kemal'i"

"Anadolu'nun Kemal'i" sloganıyla seçimlere giren CHP tekrar ikinci parti olarak ana muhalefet partisi olma konumu korumuştur. Oy oranı geçmiş seçime göre düşse de Halkların Demokratik Partisi'nin meclise girmesiyle AK Parti meclis çoğunluğunu kaybetmiştir. CHP ile MHP'nin, HDP'nin dışarıdan desteği ile hükûmet kurabileceği bir ortamda Devlet Bahçeli ya AK Parti-HDP ya da AK Parti-CHP-HDP koalisyonunun kurulabileceğini, aksi takdirde erken seçimlerine gidilmesi gerektiğini söylemiştir.[25]

AK Parti ile CHP'nin bir aylık koalisyon görüşmeleri sonuçlanmayınca erken seçime gidilmek zorunda kalınmış ve Kasım ayında yapılan seçimlerde AK Parti % 49,5 oy oranıyla yeniden tek başına iktidar olmuştur. 2016 yılında gerçekleştirilen 15 Temmuz darbe girişiminin ardından Kemal Kılıçdaroğlu darbeyi kınamıştır. CHP, 24 Temmuz'da Taksim Meydanında Cumhuriyet ve Demokrasi Mitingi düzenlemiş ve mitingde "Darbeye karşı omuz omuza", "Yağma yok, Cumhuriyet var", "Mustafa Kemal'in askerleriyiz", "Türkiye laiktir laik kalacak" ve "Darbeye geçit yok" sloganları atılmıştır.[26] Daha sonra Kılıçdaroğlu 7 Ağustos'ta gerçekleştirilen Yenikapı Mitingine katılmış ve demokrasiye sahip çıkılması konulu konuşma yapmıştır.[27]

2017 referandumu

[değiştir | kaynağı değiştir]
Kılıçdaroğlu "Hayır" kampanyası için Diyarbakır'da

CHP önerilen sistemin temel anlamda kuvvetler ayrılığına aykırı olması ve tek adam rejimine neden olacağından dolayı anayasa referandumunda "hayır" oyu vermiştir. Anayasa değişiklik metni henüz ortaya çıkmamışken ve başkanlık sistemine geçilmesi tartışmaları başlarken Kılıçdaroğlu “Başkanlık sistemini kan dökmeden bu ülkede gerçekleştiremezsiniz” gibi söylemlerde bulunmuş ve "federalizm, ülkenin bölünmesi, üniter yapının bozulması” gibi temalarla milliyetçi kesimin desteğini almaya çalışmıştır. Anayasa değişiklik metninin AK Parti ve MHP tarafından hazırlanmasının ardından "tek adam, otoriterleşme, diktatörlük" sloganları da kullanılmıştır.[28]

Referandum kampanyasının başında daha kutuplaştırıcı ve sert bir dil kullanan Kılıçdaroğlu ve parti yönetimi kararsızların oldukça fazla olmasının etkisiyle kampanya dilini yumuşatmışlardır. "Beşer şaşar, akıl akıldan üstündür, tek kişi hata yapar" gibi sloganlar önceki sert sloganların yerini almıştır. AKP yönetimi, teşkilatı ve tabanının kullandığı "AKP" yerine "AK Parti" veya "Adalet ve Kalkınma Partisi" söylemlerinin benimsenmesine ve kullanılmasına da saygı duyulmuş, teşkilatlardan "AKP" kısaltmasının kullanılmaması istenmiştir. Bu seçmene yaklaşım değişikliği kararsızlar ile AKP ve MHP tabanının hassasiyetlerine saygı duyulması yoluyla anlatılmak istenenlerin anlatılmaya çalışılmasında ve desteklerinin alınmasında etkili olmuştur.[29][30]

Referandum gününde YSK'nin mühürsüz oyları geçerli sayması muhalif çevrelerce günümüze kadar halen eleştirilmektedir. CHP bu adımın oy hırsızlığına zemin hazırladığını belirtmiştir.[31] Referandumda anayasa değişikliğinin yüzde 51,4 ile kabul edilmesinin ardından referandumun sayımı ve sonucu nedeniyle CHP AİHM'e başvurmuş ancak başvurusu reddedilmiştir.[32]

Adalet Yürüyüşü

[değiştir | kaynağı değiştir]
Kemal Kılıçdaroğlu, Adalet Yürüyüşü'nde

Kemal Kılıçdaroğlu, MİT TIR'larının görüntülerini medya ile paylaşan CHP milletvekili Enis Berberoğlu'nun yirmi beş yıl hapis cezası alması ve tutuklanmasının ardından yürüyüş kararını almıştır. Adalet Yürüyüşü, Enis Berberoğlu'nun tutuklanması ile birlikte 15 Temmuz darbe girişiminden sonra çıkarılan KHK'ların uzun süreli olması, bu yetkinin FETÖ ile mücadelenin önüne geçilip bütün muhalif kesimlerle mücadeleye dönüşmesi, milletvekillerin tutuklanması, üniversite hocalarının meslekten atılması nedeniyle de gerçekleştirilmiştir.[33]

Adalet Yürüyüşü, birçokları tarafından CHP'nin yeni siyaset anlayışının tüm toplum kesimleri tarafından görülmesini sağlayan bir sivil itaatsizlik eylemidir. Yürüyüş, CHP'nin demokratik haklar için sokağa inmesi olarak yorumlanmış ve Bülent Ecevit'in “Demokrasi seyircilerin maç izlediği bir futbol maçı değildir. Tribünler sahaya inip maçı oynarsa ancak, demokrasi var olur.” sözü hatırlatılmıştır.[33][34]

2018 cumhurbaşkanlığı ve genel seçimleri

[değiştir | kaynağı değiştir]

Haziran ayında yapılacak seçimlerden önce CHP, Şubat 2018'de 36. olağan kurultayına gitmiştir. Kurultayda Kemal Kılıçdaroğlu ve Muharrem İnce aday olmuşlar ve Kılıçdaroğlu 1.253 delegeden 790'ını oyunu alarak yeniden genel başkan seçilmiştir. Partideki konumunu güçlendiren Kılıçdaroğlu, 2018 cumhurbaşkanlığı seçiminde birkaç ay önce kurultayda rakibi olan Muharrem İnce'yi aday göstermiştir.[35]

CHP 36. Olağan Kurultayı'nda Kemal Kılıçdaroğlu ve eşi Selvi Kılıçdaroğlu

Kılıçdaroğlu'nun tek başına değil de başka gruplarla iktidara gelme projesinin ilk ayağı olarak 5 Mayıs 2018'de birkaç turluk müzakereler sonucunda İYİ Parti, Saadet Partisi ve Demokrat Parti ile Millet İttifakı kurulmuştur. MHP'nin AK Parti ile yakınlaşmasından memnun olmayan kurmaylarının Ekim 2017'de kurduğu İYİ Parti kuruluş aşamasında CHP'nin desteğini almış ve CHP milletvekili Aytun Çıray partiye katılmıştır. Bu desteklerden en önemlilerinden biri İYİ Parti'nin cumhurbaşkanı adayı gösterebilmesi için CHP kendisinden on beş milletvekilini İYİ Parti'ye transfer etmesidir. On yıllar boyunca kavgalı olunan Demokrat Parti ve Millî Görüş'ün temsilcisi Saadet Partisi gibi partilerle ittifak kuran CHP seçim kampanyası boyunca birlik mesajı vermiş ve seçim sloganını "Millet için geliyoruz" olarak belirlemiştir.[36][37]

Anayasa referandumu ile onaylanan başkanlık sisteminin seçimlerin ardından uygulanmaya başlanacak olmasından dolayı Millet İttifakı seçimleri yeni bir referandum olarak sunmuş ve seçilmeleri durumunda başkanlık sisteminden yeniden parlamenter sisteme geçileceğini söylemişlerdir.[38]

Seçimlerde Erdoğan oyların % 52,6'sını ve Cumhur İttifakı ise oyların % 53,6'sını alarak hem meclisi hem cumhurbaşkanlığını kazandı.[39] Seçimin kaybedilmesinin ardından Kılıçdaroğlu'nu sorumlu bulan başta Muharrem İnce olmak üzere CHP'deki parti içi muhalefet, olağanüstü kurultaya gitmek için imza toplamaya çalışmış ancak yeterli imzaya ulaşamadı.[40] İnce ve destekçileri, daha sonra CHP'den ayrılarak Memleket Partisi'ni kurdu.[41][42]

2019 yerel seçimleri

[değiştir | kaynağı değiştir]
23 Haziran Seçim Sonuçları

İYİ Parti, Saadet Partisi ve Demokrat Parti ile 2018 seçimlerinde ittifak kuran CHP, ittifakın daha sonrasında sona erdiğinin açıklanmasına rağmen 2019 yerel seçimlerinde aynı modeli gayri resmi şekilde uygulamıştır. İYİ Parti ve CHP 21 büyükşehir ile bazı il ve ilçelerde ortak aday çıkarmıştır.[43] Bazı belde ve ilçe belediyelerinde ise Saadet Partisi ve Demokrat Parti lehine İYİ Parti ile CHP aday göstermemiştir. HDP ise Batı illerinde aday göstermeyerek tabanının Millet İttifakı ortak adaylarına oy vermesini sağlamıştır. Bu duruma karşın AK Parti ile MHP de ortak adaylar çıkarmıştır.

Muhalefetin ortak aday stratejisiyle başta İstanbul ve Ankara Büyükşehir Belediyeleri olmak üzere toplamda 21 büyükşehir veya il merkezi belediyesi kazanılmıştır.[44] Ekrem İmamoğlu'nun aday olduğu ve sonuçların oldukça yakın çıktığı İstanbul seçimleri sandık kurulu başkan ve üyelerinin kanunun açık hükmüne rağmen kamu görevlisi olmaması nedeniyle 23 Haziran'a ertelenmiştir. Seçimlerin yenilenmesi, Ekrem İmamoğlu'nu mağdur olarak gösterilmesini sağlamış ve daha öncesinde İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanı olan ve şiir okumasından dolayı hapis cezası alan Erdoğan ile kader benzerliğinin olduğu söylemlerini ortaya çıkarmıştır.[45] 23 Haziran 2019'da yenilenen seçimlerde Ekrem İmamoğlu yüzde 54'ü aşan bir oy ile yeniden seçilmiştir.

İstanbul ve Ankara belediyelerindeki 25 yıllık Millî Görüş ve AK Parti yönetim sona ermiş ve bu değişimler Millet İttifakı ile Cumhur İttifakı'nın oy oranlarının anlamlı şekilde değişmemesine rağmen muhalefetin seçimleri bir nevi kazanmasına neden olmuştur.[46] Parti içi muhalefet tarafından seçimleri devamlı kaybettiği ve partiye zarar verdiği öne sürülen Kılıçdaroğlu, birçok büyükşehir ve il belediyelerinin kazanılmasının ardından parti içerisindeki konumunu güçlendirmiştir.

İkinci Yüzyıla Çağrı ve İktidar Kurultayı

[değiştir | kaynağı değiştir]

CHP 25-26 Temmuz 2020'de 37. kurultayına gitmiştir. Kurultayın ana temasının "İktidar" olarak belirlenmesi ve sloganının "Hedef İktidar" olarak belirlenmesi söz konusu olan kurultayın birçokları tarafından "İktidar Kurultayı" olarak nitelendirilmesine neden olmuştur. Tek aday olarak girdiği başkanlık seçiminde delegelerin tamamının oyunu alarak yeniden genel başkan seçilen Kemal Kılıçdaroğlu kurultayda önemli sözlerde bulunmuş ve "Cumhuriyetin İkinci Yüzyılına Çağrı Beyannamesi" yayınlanmıştır.[47]

İkinci Yüzyıla Çağrı Beyannamesi Kapağı
Bir daha söylüyorum, bu kadar ağır bir buhranın içinden geçiyorsak hiçbir vatanseverin, özellikle de hiçbir Cumhuriyet Halk Partilinin umutsuzluğa kapılma hakkı da yoktur yetkisi de yoktur. Biz, birlikte inançla, kararlılıkla, azimle Türkiye'yi bu krizden, bu buhrandan çekip çıkartacağız.

Adalet yürüyüşünü hiç kimse unutmasın, adalet yürüyüşünün son gününde Maltepe'de, 'Bu bir son değil, bu bir yeni başlangıçtır' demiştim. 'Önümüzdeki duvarı yıkacağız' demiştim. 31 Mart yerel seçimlerinde duvarın arkasına geçtik. O duvarı şimdi dostlarımızla birlikte ve milletimizin ferasetiyle parça parça yıkacağız.

İkinci Yüzyıla Çağrı Beyannamesi'ni hazırladık. Evet, birinci yüzyılı mademki bitirdik, ikinci yüzyıla bir çağrı beyannamesi hazırlamak zorundayız. İkinci yüzyıla hazırlanmak zorundayız. Millet olarak hazırlanmak zorundayız.

—Kemal Kılıçdaroğlu

Kılıçdaroğlu'nun “Önümüzdeki ilk seçimlerle dostlarımızla beraber iktidar olacağız" söylemi kurultay sonrasında tartışma yaratmıştır.[48] Bu dostların kim olacağına dair sorulan bir soruya “13 maddeye onay veren kimse bizim dostumuz onlardır” şeklinde cevap vermiştir.[49] İkinci Yüzyılına Çağrı Beyannamesinin oy birliği ile onaylanmasının ardından Kılıçdaroğlu şunları söylemiştir:

Tarihin bir dönüm noktasındayız. Tarihin bize yüklediği ağır sorumluluk var. Gün kavga günü değil, gün Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni ekonomik, siyasal ve bir toplumsal buhrandan çıkarma günüdür. Her birimizin tek tek her birimizin partili olsun olmasın her vatanseverin bayrağını, milletini ve vatanını seven herkesin birlik ve beraberlik günüdür. El kaldırdınız, 'evet' dediniz. Ne demektir 'Evet' biliyor musunuz? Hep birlikte tarihsel bir sorumluluğu üstlendik. Türkiye'nin refahı, hızla büyümesi ve kalkınması için üstlendik. Yaşadığımız, ekonomik, siyasal ve toplumsal buhrandan Türkiye'yi çıkarmak için üstlendik. Çocuklarımıza yaşanabilir bir Türkiye bırakmak için üstlendik. Çalışmak ve sorumluluğu yerine getirmek artık hepimizin ortak görevidir.

—Kemal Kılıçdaroğlu

Helalleşme çağrısı

[değiştir | kaynağı değiştir]

Kemal Kılıçdaroğlu, 16 Kasım 2021 tarihinde TBMM grubunda "Helalleşeceğiz" temalı bir konuşma yapmıştır. Bu çağrı birçokları tarafından CHP'nin cumhuriyetin geçmişinde yaşanan haksızlıklarla yüzleşmek istediğinin bir göstergesi olarak yorumlanmış ve gayri resmi şekilde Yeni CHP'nin simgelerinden biri haline gelmiştir.[50]

Helalleşme çağrısı milliyetçi, ulusalcı ve dindar kesimlerce eleştirilmiştir. Son yıllarda zayıflayan parti içi muhalefet ile eskiden parti içerisinde muhalif, halihazırda ise CHP'den ayrılmış olan Memleket Partililer tarafından söyleme tepki gösterilmiştir. Muharrem İnce; Balyoz davasını gerçekleştiren, "Ermeni Soykırımı vardır" ve "Keşke Yunan galip gelseydi" diyenler ile helalleşmesi durumda "Ben yokum" ifadesini kullanmış ve kendisi ile arkadaşlarını ima ederek parti içi muhalefetin partiden "kovulması" nedeniyle atılanlarla da helalleşilip helalleşmeyeceğini sormuştur.[51]

28 Şubatçıların açtığı yaraları kapatıp helalleşeceğiz. İkna odalarına sokulan başı kapalı kızlarımızla helalleşeceğiz. Roboski ile helalleşeceğiz. Hukuk başka helalleşme başka. İnsanlara devlet tazminat ödeyecek ama bir taraftan da helalleşeceğiz. Sivas, Kahramanmaraş mağdurlarıyla helalleşeceğiz. Diyarbakır hapishanesi mahkumlarıyla helalleşeceğiz. Mahalleleri gasp edilip sürülen Romanlarla helalleşeceğiz. Varlık vergilerinin altında inim inim inleyen azınlıklar, 6-7 Eylül olaylarının mağdurlarıyla helalleşeceğiz. Mahkemelerle süründürülen askerlerimiz ve aileleri ile helalleşeceğiz. Bugün Londra’ya göç etmiş en parlak beyinlerimiz ile helalleşeceğiz. Ali İsmail Korkmaz'ın ailesi ile, Soma ile helalleşeceğiz. Darbeciler tarafından bir sağdan bir soldan gencecik çocuklarımız asıldı bu ülkede o insanlarımızla helalleşeceğiz. 9 yaşındaki Oğuz Arda Sel’i kaybeden ve mahkemelerde süründürülen Mısra Öz ile helalleşeceğiz, Ahmet Kaya ile helalleşeceğiz.

—Kemal Kılıçdaroğlu

14 Şubat 2022'de CHP kendi Twitter hesabından "Helalleşme Yolculuğu Başlıyor" başlığıyla bir video yayınlamıştır. Videoda konuşması duyulan Kılıçdaroğlu, iktidarların sürekli değiştiğini ama ülkenin makus talihinin değişmediğini, ağır yaraların bulunduğunu, bu yaralar yüzünden geleceğe bakılamadığını belirtmiş ve bu yaraların kapanması için helalleşme yolculuğuna çıktığını söylemiştir.[52]

Daha sonrasında kendisini AK Parti'nin yolsuzluk faaliyetleriyle de helalleşilip helalleşmeyeceği üzerinden eleştirenlere karşı "Halkımızla helalleşeceğiz ama 'beşli çeteler' ile hesaplaşacağız. O ayrı bir şey. Yolsuzluk yapan, kul hakkı yiyene, ‘gel seninle helalleşeceğiz’ demeyeceğiz" açıklamasında bulunmuştur.[53]

Altı lider Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem tanıtımında

CHP, İYİ Parti, Saadet Partisi, Demokrat Parti, Demokrasi ve Atılım Partisi ve Gelecek Partisi tarafından 12 Şubat 2022 tarihinde ilk toplantıları yapılarak kurulmuş tüzel kişiliği olmayan bir siyasi oluşumdur. Toplumun değişik kesimlerinin temsil edilmesini amaçlayan bu oluşuma ilk toplantılarında liderlerin yuvarlak bir masa etrafında parti büyüklüğü farkı olmadan oturmalarından dolayı kamuoyu tarafından "Altılı Masa" adı yakıştırılmış ve daha sonralarında siyasi liderler de bu ismi benimsemiş ve kullanmaya başlamıştır. İlk toplantılarının ardından masayı oluşturan partiler, her ay bir siyasi parti ev sahipliğinde toplantı yapma kararı almıştır.[54]

Altılı Masa'nın 12 Şubat'ta gerçekleştirilen ilk toplantısından iki gün sonra Kemal Kılıçdaroğlu'nun helalleşme çağrısı yapması ve bu konuyla ilgili yaptığı konuşmalarda kapsayıcı ve çoğulcu bir cumhuriyetten söz etmesinin ardından Altılı Masa'nın kurulmasıyla birlikte CHP'nin "toplumun tüm kesimlerine" açılma ve kapsayıcı ve çoğulcu cumhuriyet hedefi, partinin ana siyasi hedef ve tartışması biri haline gelmiştir. Daha sonralarında Kadın Kolları Başkanı Aylin Nazlıaka da bu söylemi basın toplantısında doğrulamış ve "6 liderin imzaladığı 'güçlendirilmiş parlamenter sistem' mutabakatında da belirttiğimiz gibi bütüncül politikalar üreterek, çoğulcu ve katılımcı demokrasiyi tesis edeceğiz" demiştir.[55]

Masanın toplantıları ve politika ortaklaşması

[değiştir | kaynağı değiştir]

Masanın ilk toplantısında anayasal reform girişimi konuşulmuş[56] ve aylar boyu süren bir çalışmanın ardından 28 Şubat 2022'de güçlendirilmiş parlamenter sisteme geçiş deklarasyonu yayınlanmıştır. Bu deklarasyonda başkanlık sisteminden parlamenter sisteme geçileceği ve başkanlık makamının sembolleştirilip başbakanlık makamının yeniden kurulması ve güçlendirilmesiyle koalisyonlara dayalı çoğulcu bir demokrasinin inşa edileceği belirtilmiştir. Muhalefetin daha etkin olması adına altı parti, ana muhalefetin kurulması planlanan Kesin Hesap Komisyonunu yöneteceğini vadetmiştir.[57]

İkinci toplantıda masa, parlamenter sisteme geçişin yol haritasının belirlenmesi ve seçim güvenliği için iki ayrı komisyon kurma kararı almıştır.[58] İlk iki toplantı yasama erki ile alakalı olan hususlarla alakalı olsa da üçüncü toplantıda masa; siyasi ahlak yasası, ekonomik ve sosyal konseye işlerlik kazandırılması ile ilgili düzenlemeler, Merkez Bankası bağımsızlığının teminat altına alınması, uzun vadeli strateji ve planlamadan sorumlu bir kurumsal yapının oluşturulması konularında yasal hazırlık yapılması amacıyla Kurumsal Reformlar Komisyonu’nun kurulması gibi konuları da ajandasına eklemiştir. Yürütme erkini alakadar eden konuların masaya gelmesi, Altılı Masa'nın "Ülkeyi birlikte yöneteceğiz" imasında bulunduğu şeklinde yorumlanmıştır. Aynı toplantıda ortak cumhurbaşkanı adayının belirlenmesine de karar verilmiştir.[59][60]

Altılı Masa dördüncü toplantısında politika ortaklaşmasını daha ileriye götürerek 10 maddelik "Temel İlkeler ve Hedefler Bildirgesini" yayınlamıştır. Bildirgede güçlendirilmiş parlamenter sistem, özgürlükçü kamu düzeni ve özgürlükçü demokrasi, düşünce ifade ve basın özgürlüğü, din ve vicdan özgürlüğü, sosyal devlet, gelir eşitsizliği ile bağımsız yargı önünde hesap verebilirlik gibi konulara yer verilmiştir.[61] Ayrıyeten kapsamlı bir göç politikasının geliştirilmesi için bir komisyonun kurulması kararlaştırılmış ve dış politikayla ilgili altı liderin ortak kanaatleri paylaşılmıştır. Beşinci toplantılarında Altılı Masa “milletimizin gündemindeki sıkıntıları ve o sıkıntıları çözmek üzere atılacak yeni adımları ele aldık” gibi bir söylemle birlikte iktidara hazırlandıklarını net bir şekilde belirtmişlerdir.[59][62]

Sonraki toplantılarda masa, ortak 13. cumhurbaşkanı adayı söylemini devamlı olarak tekrarlamış ve bu adayın masanın ilkelerine sadık kalacağını belirtmişlerdir. Ekim 2022 toplantısında ortak çalışma grubunun kurulmasına karar verilmiş ve bu amaçla 9 ana, 60 alt başlık altında çalışmalar yürütülmeye başlamıştır.[63] Ocak ayında yapılan toplantının sonucunda Geçiş Süreci Yol Haritası ve Ortak Politikalar Metninin 30 Ocak'ta tanıtılacağı söylenmiştir.[64] 30 Ocak 2023'te bahsedilen metin, Ortak Politikalar Mutabakat Metni adıyla tanıtılmıştır. Dokuz ana başlık ve iki binden fazla maddenin bulunduğu mutabakat metni hükûmet programı olarak yorumlanmıştır.[65][66]

Başörtüsü hakkında kanun teklifi

[değiştir | kaynağı değiştir]

Kemal Kılıçdaroğlu, 3 Ekim 2022 tarihinde paylaştığı bir videoda başörtüsü ile ilgili bir kanun vereceklerini açıklamıştır. Türkiye’nin bazı “yaralarının” olduğunu ve bu yaraları kapatmanın ülkeyi “birleştireceğini, güçlendireceğini” söylemiştir. Ertesi gün sunulan kanun kapsamında yürüttükleri mesleğin icrası kapsamında giyilmesi gerekli cübbe, önlük, üniforma vb. dışında kıyafet giymek ya da giymemek konusunda herhangi bir zorlama yapılamayacağı önerilmiştir. Açıklamaya ilk destek verenlerden biri Ahmet Davutoğlu olmuş ve sonrasında HDP de desteğini açıklamıştır.[67]

Başörtüsü konusunun yeniden açılmasına MHP ve AK Parti'den tepki gelmiştir. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, bu teklife "keşke samimi olsalardı" diyerek CHP'nin samimi olmadığını ima etmiş ve kendi sicilini temizleme çabası olarak değerlendirmiştir. Devlet Bahçeli "Helalleşme kisvesi altında başörtüsünü istismar etmenin bir anlamı yoktur" şeklinde bir açıklama yaparak teklife tepki göstermiştir. Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce ise başörtüsü sorunun çözüldüğünü belirtmiş ve "Helalleşme kisvesi altında başörtüsünü istismar etmenin bir anlamı yoktur" diyerek teklifi eleştirmiştir.[67]

Kanun teklifine karşı CHP'nin içerisindeki laik kesimlerden de tepki gelmiştir. Eski YARSAV başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu teklife karşı çıkmış ve "Metin yasallaşırsa kadınlar çarşafla bile kamuda çalışır" diyerek endişelerini dile getirmiştir. Eski CHP İstanbul milletvekili Nur Serter "'Din siyasetten kesinlikle ayrılmalıdır, siyasetin aracı kılınmamalıdır" diyen Mustafa Kemal Atatürk'ün partisinde, o partinin genel başkanı dini bir simgeyi siyaset aracı kılmakta bir beis görmemiştir. Ben üzüntüyle karşılıyorum. Bundan sonra AKP'den gelecek ataklar karşısında nasıl bir tavır sergileyeceklerini de merakla bekliyorum" şeklinde açıklamada bulunmuştur. Nur Serter 28 Şubat sürecinde ikna odalarının mucidi olarak ünlü olmuş ve katıldığı programlarda başörtüsü yasağını savunmuştur.[68]

Cumhurbaşkanlığı adayının belirlenmesi

[değiştir | kaynağı değiştir]

Ortak Politikalar Mutabakat Metninin yayınlanmasının ardından altı lider 13 Şubat tarihinde ortak cumhurbaşkanı adayının belirleneceğini açıklamış[69] ancak Kahramanmaraş depremleri nedeniyle toplantı süresiz ertelenmiştir.[70] Depremler nedeniyle ertelenen adaylık toplantısı 2 Mart 2023 tarihinde yapılmış ancak İYİ Parti'nin diğer beş partinin aksine Kemal Kılıçdaroğlu'nun adaylığına karşı çıkması nedeniyle sonuç çıkmamıştır.[71]

Ertesi gün Meral Akşener'in Altılı Masayı "noter masasına" benzetmesi ve "Geldiğimiz noktada İYİ Parti bir kıskaca alınmış, bir dayatmaya mecbur bırakılmış, tıpkı yıllardır Türk milletine yapıldığı gibi ölümle sıtma arasında bir tercihe zorlanmıştır ve elbette buna boyun eğmeyecektir" şeklinde açıklama yapması masadan ayrıldığı şeklinde yorumlanmıştır.[72]

Kemal Kılıçdaroğlu aynı günün akşamında "Soframızı büyütmeye devam edeceğiz" adında bir video yayınlayarak ittifakın tarihi bir sorumluluğunun olduğunu, ülkeyi siyasi operasyonlarla yönetmeyeceklerini, masada Erdoğan dilinin bulunmaması gerektiğini, hem kendisinin hem de partidekilerin herhangi bir gerginliğe izin vermeyeceklerini söylemiş ve masayı Halil İbrahim sofrasına benzetmiştir.[73] 4-5 Mart'ı kapsayan hafta sonu boyunca partiler arası görüşmeler devam etmiş ve pazartesi günü Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş'ın Cumhurbaşkanı yardımcısı olmasının kararlaştırılmasıyla İYİ Parti Kemal Kılıçdaroğlu'nun adaylığını onaylamıştır.[74]

Siyasi felsefesi

[değiştir | kaynağı değiştir]

Kapsayıcılık ve çoğulculuk, kırılgan dezavantajlı gruplar dahil olmak üzere din, dil, ırk, cinsiyet, etnik, inanç ve siyasi görüş fark etmeksizin toplumun her kesiminin yönetime dahil olmasını, söz hakkına sahip olmasını ve temel hak ve hürriyetlerden herkesin yararlanmasını ifade etmektedir.[75][76]

Kemal Kılıçdaroğlu'nun yönetiminde girilen ilk seçim olan 2011 genel seçimlerinde 2007 genel seçimlerine göre daha farklı bir dille seçim bildirgesi yayınlamıştır. 2007'de yayınlanan bildirgenin ilk üç başlıkları "Terör, güvenlik, huzur", "Laiklik" ve "Dış Politika" iken 2011'de yayınlanan bildirgede "Özgürlükçü Demokrasi", "Üreten, Büyüyen, Paylaşan, Çevre Dostu Ekonomi" ve "Eşitlik ve Toplumsal Dayanışma" başlıkları bildirgeye eklenmiş ve önceliklendirilmiştir. Bildirgede "CHP varsa, herkes için var" söylemi sürekli kullanılmış ve bu söylemle bildirge bitirilmiştir.[77][78]

Bağımsız yargı

[değiştir | kaynağı değiştir]

CHP; başkanlığını Adalet Bakanı’nın yaptığı, Bakanlık Müsteşarı’nın üyesi olduğu, üyelerinin büyük çoğunluğu Bakanlık’ta hazırlanan listelerle belirlenen bir Hâkimler ve Savcılar Kurulu ile yargının bağımsızlığından söz etmenin olanaksız ve yargı üyelerinin doğrudan veya dolaylı olarak yürütmenin baskısı altında olduğunu belirterek hak ve özgürlükleri genişleten ve güvence altına alan yeni ve özgürlükçü bir anayasanın hayata geçirileceğini vadetmiştir. Yeni anayasanın, hukuk devletini, yargı bağımsızlığını, kuvvetler ayrılığını, temel hak ve özgürlükleri ve sosyal devleti güvence altına alan, devletin meşruiyetini insan haklarının korunmasına ve geliştirilmesine dayandıran yeni bir ‘toplumsal sözleşme’ olacağını belirtmiştir.[78]

Yeni siyasi düzen

[değiştir | kaynağı değiştir]

Cinsiyet eşitliği

[değiştir | kaynağı değiştir]

Savunma politikaları

[değiştir | kaynağı değiştir]

2011 seçim bildirgesinde CHP, parlamentonun ve hükûmetin yetkilerinin hukukun öngördüğü demokratik kural ve kurumlar dışında hiçbir güç tarafından fiilen sınırlandırılmasına ve silahlı kuvvetlerin siyasete karışmasına karşı çıkmış, CHP'nin kapsamlı bir sivilleşme programı ile yola çıktığını belirterek TSK İç Hizmet Kanunun 35. maddesinin değiştirileceğini, Askeri Yüksek İdare Mahkemesinin kaldırılacağını, zorunlu askerliğin orta vadede 6 aya düşürüleceğini ve askeri yargının görev alanının daraltılacağını vadetmiştir.[78]

Partinin tarihsel dönüşümü

[değiştir | kaynağı değiştir]

Cumhuriyetin ilk yılları

[değiştir | kaynağı değiştir]
10. Yıl Nutkunda kuruculardan Mustafa Kemal Atatürk, İsmet İnönü ve Fevzi Çakmak

Cumhuriyet Halk Partisi, cumhuriyet tarihi boyunca elitist bir parti olmakla nitelendirilmiş ve karşıtları tarafından bu özelliği nedeniyle suçlanmıştır. Partinin Türkiye'nin kurucu ve en eski partisi olması onu merkez-çevre ikililiğinde temel unsurlarından biri yapmıştır. Parti, yukarıdan aşağıya bir modernleşmeyi ve bu yolda Batı'nın yaşadığı belli tarihsel ve toplumsal olayları atlamak suretiyle seküler, milli ve modern bir toplum oluşturmayı amaç olarak edinmiştir. CHP başta Atatürk olmak üzere devrimci kadrolar tarafından kurulmuş ve bu kadrolar ülkenin kurucu felsefesini oluşturmakla beraber kendi idealleri doğrultusunda toplumu dönüştürmek istemişlerdir. Bu doğrultuda kurucu kadrolar, kurucu değerleri benimseyen Kemalist bürokratik bir sistem kurmuşlardır.[79]

Çok partili sisteme geçildiği 1946 yılına kadar popülist bir siyasete ihtiyaç duymayan CHP, dindar muhafazakar Anadolu halkının dünya görüşüne mesafeli kalmış ve devlet bürokrasisi tarafından yapılan dikey sosyal/kültürel reformlar, tek partiyi ve onun ideolojisini popülist olarak nitelendirmeyi güçleştirmiştir. Atatürk ilkelerinden oluşan Altı Ok, partinin devrimciliğini ve üstlendiği rejimi koruma görevini yansıtan bir şekilde belirlenmiştir. Tipik bir vatandaşın dünya görüşünden uzak olan hilâfetin kaldırılması; medreselerin, şeriat mahkemelerinin, tekke, zaviye ve türbelerin kapatılması, Türkçe ezan, harf devrimi ve benzeri reformlar Tanzimat ve Meşrutiyet dönemlerinde modernleşme yolundaki nispi uzlaşmacı tutumdan farklı olarak radikal dönüşümcü bir siyaset tarzına karşılık gelmektedir.[79]

1950-1980 dönemi ve ortanın solu

[değiştir | kaynağı değiştir]

Çok partili sisteme geçilmesi partiyi bu radikal dönüşümcü tarzı terk etmeye zorlamıştır. Örneğin 1950 genel seçimlerinin ardından parti kongrelerinde Türkçe ezan eleştirilmeye başlanmış ve Arapça okunmasının yasaklanmasının yanlış olduğu sıklıkla dillendirilmiştir. 27 Mayıs darbesine giden yolda CHP, Demokrat Parti'nin basın özgürlüğü, muhalefete karşı hoşgörü ve anayasaya bağlılık konusunda baskıcı bir rotaya girmesinden ötürü toplumsal muhalefetin merkezi haline gelmiştir ancak seçkin konumunu bırakarak muhalefet partisi olmaya alışamadığını da belirtmek gerekir.[79]

1970'lerden başlayarak Bülent Ecevit döneminde ortanın solu akımıyla CHP elitist siyaset söylemini terk etmeye başlamıştır. Bu dönemde "rejimin bekçisi" olan partiden sosyal demokrat idealleri daha çok ön planda tutan ve elitist çizgiden halkçı çizgiye kaymıştır. Sosyal demokrat söylemin hakim olduğu 70'li yıllarda CHP toplumun eşitlikçi taleplerini karşılamaya çalışmıştır. 1961 anayasasının sendikalaşma ve toplu pazarlık gibi hukuki haklar tanıması ve sanayileşmeyle birlikte köyden büyük kentlere akan kitlesel göç, işçi sınıfına yönelik kapsayıcı bir politikayı zorunlu kılmıştır. Her ne kadar eşitlikçi sosyal demokrat söylemi ön plana çıkarılsa da CHP örgütü, Kemalist söylem ve pratiklere daima sahip çıkmış ancak bürokratik seçkinciliği ve tepeden inmeciliği eleştiren Ecevit bu söylem ve pratiklerin daha demokratik ve halkçı versiyonunu oluşturmuştur.[79]

1983-2010 dönemi

[değiştir | kaynağı değiştir]

Solun bölünmesi

[değiştir | kaynağı değiştir]
Merkez solda yarışan üç siyasi partinin 1994 yerel seçimlerindeki performansı
Merkez solda yarışan üç siyasi partinin 1999 yerel seçimlerindeki performansı

12 Eylül darbesi ile tüm partilerle birlikte kapatılan CHP geleneği 1983 genel seçimlerinde Halkçı Partiden devam etmiştir. Daha sonrasında Halkçı Parti'nin Sosyal Demokrasi Partisi ile birleşmesiyle Sosyaldemokrat Halkçı Parti'yi kurulmuştur. 3 Mayıs 1992'de CHP'nin hayatta kalan son genel yönetim kurulu üyelerinin CHP'nin yeniden kurulmasıyla alakalı olan bildiri yayınlamışlar ve 19 Haziran 1992'de eski siyasi partilerin aynı adla yeniden açılmasını yasaklayan yasanın kaldırılmasıyla CHP'nin yeniden kurulmasına giden yol açılmıştır. 9 Eylül 1992'de son kurultayda bulunan delegelerin oybirliği ile parti yeniden açılmış ve 25. CHP Olağan Kurultayı'ndaki Deniz Baykal ile Erol Tuncer rekabetinde Baykal genel başkan seçilmiştir.[80]

Solun CHP, SHP ve DSP olarak üçe bölünmesi nedeniyle 1994 yerel seçimlerinde dönemin Refah Partisi adayı Recep Tayyip Erdoğan'ın kazanmış olduğu İstanbul gibi bölgeler kaybedilmiştir. Bunun üzerine CHP ile SHP'nin birleşmesi gündeme gelmiştir. 26. CHP Olağan Kurultayı'nda birleşmenin CHP çatısı altında olması kararı alınmış ve SHP'nin de kendini feshetme kararı almasıyla birleşme gerçekleşmiştir. DSP ile CHP arasındaki rekabet ise 2002 seçimlerine kadar devam etmiş ve DSP'nin baraj altı kalmasıyla DSP'li kadrolar 2000'li yıllar boyunca yavaş yavaş CHP'ye geçmiştir.[80][81]

Deniz Baykal dönemi

[değiştir | kaynağı değiştir]

SHP ve CHP'nin CHP çatısı altında fiilen birleştiği ve 2002'den itibaren ana muhalefet olduğu yıllarda devletçi ve bürokratik söylemine geri dönmüştür. Bu söylem değişikliği, CHP'nin yeniden elitist olarak damgalanmasını kolaylaştırmıştır. Deniz Baykal döneminde CHP toplumsal hassasiyetler üzerinden politika geliştiren ve Kemalist milliyetçilik ve laiklik temelinde bir siyaset tarzını benimsemiştir. AK Parti'nin vesayet karşıtı söylemlerine oldukça sert tepki gösteren CHP, Abdullah Gül'ün cumhurbaşkanı seçildiği 2007 yılında Millî Görüş kökenli birinin Cumhurbaşkanı olmamasının, laiklik karşıtı olarak görülen adımlarla Ergenekon ve Balyoz davalarının protesto edildiği Cumhuriyet Mitinglerini düzenlemiştir.[79]

Kemal Kılıçdaroğlu dönemi

[değiştir | kaynağı değiştir]

2010 yılında Kemal Kılıçdaroğlu'nun genel başkan seçilmesi, CHP'nin radikal laikliği ve Atatürk milliyetçiliğini savunan ulusalcı kimliğini terk etmeye başlamasını ve bu kapsamda "Herkes için CHP" ve "Helalleşeceğiz" gibi söylemlerle kendini toplumun bütün kesimlerine açmaya ve uzlaşmaya çalışmıştır. CHP'nin elitist olduğu ve parti içerisinde elitist kesimlerin bulunduğu söylemine karşı Kılıçdaroğlu CHP'nin 18. Olağanüstü Kurultayında "CHP elitist bir parti diyorlar. Elitlere saygım var, aydındır. Ama bir elitistler var. Rakı sofralarında Türkiye’yi kurtarırlar. Bunlardan partiyi temizleyeceğim. Bunu herkes iyi bilsin. Bana çalışan adam lazım, rakı sofralarında konuşan adam değil!" demiştir.[82]

"CHP devrimci bir parti olarak kendini yenileme yeteneğini bir kez daha ortaya koydu."

Bülent Ecevit, Ortanın Solu (1966) [83]

CHP'nin 3. genel başkanı Bülent Ecevit, Ortanın Solu eserinde CHP'nin devrimci bir parti olarak kendisini yenileme yeteneğine sahip olduğunu ifade etmişti. Partinin altı okundan biri olan devrimcilik ilkesinden doğan ilerici, çağdaş sosyal demokrat bir çizgiye oturması yolunda atılması gereken adımların atıldığını savunanlar olsa da CHP'nin kurucu değerlerinden ve Atatürk ilkelerinden uzaklaştığını savunanlar da vardır.[84][85][86]

İfadenin kullanımı

[değiştir | kaynağı değiştir]

Ulusalcılar, bazı radikal solcular ve ardından da bazı Adalet ve Kalkınma Partisi taraftarları olmak üzere partinin ilkelerinden ayrıldığını ifade etmek için bu değişimden rahatsız olanların kullandığı yer yer aşağılayıcı bir ifadeye evirilmiştir.[87][88][89]

  1. ^ "Bir Siyasal Söylem Çözümlemesi Denemesi". Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi. 4 Kasım 2019. 21 Mayıs 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 25 Ağustos 2021. 
  2. ^ "Turkish opposition leader quits over 'sex tape'". BBC News. 10 Mayıs 2010. 25 Aralık 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 3 Mayıs 2024. 
  3. ^ Bozarslan, Mahmut. "In Turkey, Erdogan challenger attracts solid Kurdish support, a decisive vote". Al-Monitor. 15 Mayıs 2024 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 3 Mayıs 2024. 
  4. ^ "İmamoğlu'nun değişim için kurduğu site açıldı". 
  5. ^ "Türkiye'de tarihi sonuç: Türkiye ekonomisinin yüzde 80'i CHP'nin eline geçti". www.ilksesgazetesi.com. 18 Nisan 2024 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 17 Nisan 2024. 
  6. ^ Şafak, Yeni. "CHP'de 30'lar hareketi". Yeni Şafak. 14 Mart 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 7 Nisan 2023. 
  7. ^ Ankara. "30'lar Hareketi: CHP bütünüyle yenileşmeli". Hürriyet. 12 Eylül 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 7 Nisan 2023. 
  8. ^ a b c d e f g h "Portre: Kemal Kılıçdaroğlu". Al Jazeera Turk - Ortadoğu, Kafkasya, Balkanlar, Türkiye ve çevresindeki bölgeden son dakika haberleri ve analizler. 25 Ocak 2014 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 7 Nisan 2023. 
  9. ^ "İstanbul'da 2009 Türkiye yerel seçimleri". 17 Ekim 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 7 Nisan 2023. 
  10. ^ "CHP İkiye Bölündü". Bianet. 21 Nisan 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 21 Nisan 2023. 
  11. ^ "Gazeteler CHP'deki Bölünmeyi Nasıl Gördü?". Bianet. 21 Nisan 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 21 Nisan 2023. 
  12. ^ "Kılıçdaroğlu, 'Yeni CHP'yi Açıkladı". Bianet. 4 Kasım 2010. 15 Mayıs 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 21 Nisan 2023. 
  13. ^ "CHP'de tarihi kurultay". Habertürk. 22 Mayıs 2010. 26 Mayıs 2010 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 7 Nisan 2023. 
  14. ^ "Önder Sav: CHP'yi kimse ekitemeyecek". Milliyet. 4 Aralık 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 7 Nisan 2023. 
  15. ^ "Üçüncü Yol: Sosyal Demokrasi İçin Tek Yol mu, Son Yol mu? - Hayri Kozanoğlu | Birikim Sayı 113 - Eylül 1998". birikimdergisi.com. 28 Ağustos 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 7 Nisan 2023. 
  16. ^ a b Baykal, Serencan Erciyas, Ahmet (1 Kasım 2018). "2004'ten 2019'a Yerel Seçimler". Kriter Dergi. 21 Nisan 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 21 Nisan 2023. 
  17. ^ "CHP varsa herkes için var". www.konyaekspres.com. 21 Nisan 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 21 Nisan 2023. 
  18. ^ "AK Partili belediye başkanı CHP'den aday olacak!". Habertürk. 18 Aralık 2013. 19 Aralık 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 21 Nisan 2023. 
  19. ^ "Yılmaz Büyükerşen resmen CHP'de". CNN Türk. 21 Nisan 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 21 Nisan 2023. 
  20. ^ "30 Mart 2014 Mahalli İdareler Genel Seçimi" (PDF). 8 Mayıs 2014 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 21 Nisan 2023. 
  21. ^ "Enerji Bakanı Taner Yıldız: Trafoya kedi girdi". Hürriyet. 1 Haziran 2018 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 21 Nisan 2023. 
  22. ^ "Kediler Hangi İllerde Elektrikleri Kesti?". 21 Nisan 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 21 Nisan 2023. 
  23. ^ "'Bana rakı sofralarında konuşan adam değil çalışan adam lazım'". Posta. 11 Ağustos 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 7 Nisan 2023. 
  24. ^ "Anadolu Partisi'nin başkanlık divanı istifa etti". Hürriyet. 7 Nisan 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 7 Nisan 2023. 
  25. ^ "Bahçeli'den koalisyon açıklaması!". Habertürk. 17 Haziran 2015. 17 Haziran 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 7 Nisan 2023. 
  26. ^ "CHP liderinden 10 maddelik Taksim Manifestosu: Ne darbe, ne dikta". Agos. 26 Temmuz 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 7 Nisan 2023. 
  27. ^ "Kemal Kılıçdaroğlu Yenikapı konuşması: 15 Temmuz'da artık yeni bir Türkiye vardır". Habertürk. 8 Ağustos 2016. 8 Ağustos 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 18 Nisan 2023. 
  28. ^ "Kılıçdaroğlu: Başkanlık sistemini kan dökmeden bu ülkede gerçekleştiremezsiniz". Cumhuriyet. 8 Kasım 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 7 Nisan 2023. 
  29. ^ "AKP mi, AK Parti mi?". Hüseyin Şengül. Bianet. 16 Kasım 2016. 12 Nisan 2018 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 7 Nisan 2023. 
  30. ^ "CHP'nin Referandum Söylemi". SETA. 11 Mart 2017. 23 Ağustos 2017 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 7 Nisan 2023. 
  31. ^ "Anayasa değişikliğine yüzde 51 oyla 'Evet'". BBC News Türkçe. 20 Mart 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 7 Nisan 2023. 
  32. ^ "AİHM'den CHP'nin 'Rederandumun İptali' Başvurusuna Ret". Amerika'nin Sesi | Voice of America - Turkish. 20 Mart 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 7 Nisan 2023. 
  33. ^ a b "Adalet Yürüyüşü'ne 215 bin kişi katıldı; Gandhi'nin rekoru kırıldı". T24. 8 Temmuz 2017 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 7 Nisan 2023. 
  34. ^ Çavuşoğlu, Çağdaş (1 Ağustos 2017). "Adalet Yürüyüşü ve demokrasi mücadelesi". Teori ve Eylem. 20 Mart 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 7 Nisan 2023. 
  35. ^ "Muharrem İnce: Sosyal medya fenomenliğinden CHP'nin cumhurbaşkanı adaylığına". BBC News Türkçe. 14 Haziran 2018 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 7 Nisan 2023. 
  36. ^ "CHP'den İYİ Parti'ye geçen Çıray: Kendim görüşme talebinde bulundum". Habertürk. 30 Ekim 2017. 30 Ekim 2017 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 7 Nisan 2023. 
  37. ^ "CHP'den 15 milletvekili istifa edip İYİ Parti'ye katıldı". BBC News Türkçe. 3 Mart 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 7 Nisan 2023. 
  38. ^ "2018 Seçim Bildirgesi". chp.org.tr. 15 Şubat 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 7 Nisan 2023. 
  39. ^ "YSK 2018 Resmi Seçim Sonuçları" (PDF). 10 Ocak 2020 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 7 Nisan 2023. 
  40. ^ "CHP: Kurultay için yeterli imza toplanamadı". Sputnik Türkiye. 3 Ağustos 2018. 21 Mart 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 7 Nisan 2023. 
  41. ^ "Muharrem İnce CHP'den ayrılıyor". Deutsche Welle. 8 Şubat 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 19 Mayıs 2021. 
  42. ^ "Son dakika: Memleket Partisi kuruldu!". Milliyet. 17 Mayıs 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 17 Mayıs 2021. 
  43. ^ "Son Dakika... CHP ile İYİ Parti ittifak konusunda anlaşma sağladı". Milliyet. 28 Eylül 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 7 Nisan 2023. 
  44. ^ "İTTİFAKTAN BLOK SİYASETİNE 31 MART YEREL SEÇİMLERİ". 12 Şubat 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 7 Nisan 2023. 
  45. ^ "YSK, İstanbul'da seçimlerin iptal edilip yenilenmesine karar verdi". euronews. 6 Mayıs 2019. 6 Mayıs 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 7 Nisan 2023. 
  46. ^ "İttifak bu kez AKP'ye kaybettirdi, CHP'ye kazandırdı: Ankara 25 yıl sonra el değiştirdi". BBC News Türkçe. 8 Şubat 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 7 Nisan 2023. 
  47. ^ "Kılıçdaroğlu: İktidara yürüyüşün öncüsü CHP'dir". Gazete Duvar. 31 Temmuz 2020. 1 Ağustos 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 7 Nisan 2023. 
  48. ^ "25 aydır gizemini koruyan soru: Bay Kemal'in kulağına kimler 'Dostlarımızla iktidar olacağız' palavrasını üfledi". takvim.com.tr. 18 Nisan 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 18 Nisan 2023. 
  49. ^ "Kılıçdaroğlu: 13 maddeye onay veren dostumuzdur". Habertürk. 28 Temmuz 2020. 29 Temmuz 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 18 Nisan 2023. 
  50. ^ Yetkin, Murat (17 Kasım 2021). "Helalleşme ya da yüzleşme, her ne dersek cesur bir adım". Yetkin Report | Siyaset, Ekonomi Haber-Analiz, Yorum. 17 Kasım 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 7 Nisan 2023. 
  51. ^ DHA. "Muharrem İnce'den 'helalleşme' yorumu". CNN Türk. 2 Aralık 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 7 Nisan 2023. 
  52. ^ "Helalleşme Yolculuğu Başlıyor". chp.org.tr. 15 Şubat 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 7 Nisan 2023. 
  53. ^ "Kılıçdaroğlu: Halkımızla helalleşeceğiz ama "beşli çeteler" ile hesaplaşacağız". Independent Türkçe. 11 Haziran 2022. 16 Ağustos 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 7 Nisan 2023. 
  54. ^ "Bir 'altılı masa' hikayesi: Parlamenter sistem diye toplanıp adaylığa sıkıştı - Diken". www.diken.com.tr. 29 Eylül 2022. 29 Eylül 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 17 Nisan 2023. 
  55. ^ "CHP'li Nazlıaka: Çoğulcu ve katılımcı demokrasiyi tesis edeceğiz". Cumhuriyet. 3 Nisan 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 18 Nisan 2023. 
  56. ^ "12 Şubat 2022 - Cumhuriyet Halk Partisi". milletittifaki.biz. 6 Mart 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 18 Nisan 2023. 
  57. ^ "Altı muhalefet liderinin açıkladığı güçlendirilmiş parlamenter sistem neleri içeriyor?". BBC News Türkçe. 28 Nisan 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 18 Nisan 2023. 
  58. ^ "27 Mart 2022 – DEVA Partisi". milletittifaki.biz. 6 Mart 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 18 Nisan 2023. 
  59. ^ a b Uslu, İbrahim (7 Nisan 2022). "Altılı Masa'nın evrimi". Gazete Duvar. 4 Temmuz 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 17 Nisan 2023. 
  60. ^ "24 Nisan 2022 – Demokrat Parti". milletittifaki.biz. 6 Mart 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 18 Nisan 2023. 
  61. ^ "6 muhalefet liderinden 10 maddelik Temel İlkeler ve Hedefler Bildirgesi". BBC News Türkçe. 19 Nisan 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 18 Nisan 2023. 
  62. ^ "29 Mayıs 2022 – Gelecek Partisi". milletittifaki.biz. 6 Mart 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 18 Nisan 2023. 
  63. ^ "14 Kasım 2022 - DEVA Partisi". milletittifaki.biz. 6 Mart 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 18 Nisan 2023. 
  64. ^ "5 Ocak 2023 - Gelecek Partisi". milletittifaki.biz. 6 Mart 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 18 Nisan 2023. 
  65. ^ "Millet İttifakı'nın 'Ortak Mutabakat Metni' açıklandı: Türkiye'nin geleceğine 'imza'". Cumhuriyet. 30 Ocak 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 18 Nisan 2023. 
  66. ^ "Millet İttifakı 'hükümet programı'nı açıkladı". Artı Gerçek. 30 Ocak 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 18 Nisan 2023. 
  67. ^ a b "Kemal K ılıçdaroğlu'nun başörtüsü çıkışı: Ne dedi, tepkiler ne oldu?". BBC News Türkçe. 4 Ekim 2022. 4 Ekim 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 18 Nisan 2023. 
  68. ^ "Kılıçdaroğlu'nun başörtüsü çıkışına laik kesim tepkili: Metin yasallaşırsa kadınlar kamuda çarşafla bile çalışır". Independent Türkçe. 5 Ekim 2022. 28 Kasım 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 18 Nisan 2023. 
  69. ^ "Altılı Masa 'Millet İttifakı'na dönüştü, cumhurbaşkanı adayı için 13 Şubat'ta yapılacak toplantı işaret edildi". BBC News Türkçe. 26 Ocak 2023. 26 Ocak 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 18 Nisan 2023. 
  70. ^ "Son dakika... Altılı masa toplantısı ertelendi". Cumhuriyet. 7 Şubat 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 18 Nisan 2023. 
  71. ^ "Altılı Masa cumhurbaşkanı adayını 6 Mart'ta açıklayacak". Artı Gerçek. 7 Mart 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 18 Nisan 2023. 
  72. ^ "Meral Akşener 6'lı masadan kalktı: 'Dayatmaya boyun eğmeyeceğiz'". NTV. 3 Mart 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 18 Nisan 2023. 
  73. ^ Bahadır, Soner (3 Mart 2023). "Kemal Kılıçdaroğlu: Soframızı büyütmeye devam edeceğiz". Tele1. 18 Nisan 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 18 Nisan 2023. 
  74. ^ "Kemal Kılıçdaroğlu: Millet İttifakı'nın cumhurbaşkanı adayı". BBC News Türkçe. 6 Mart 2023. 6 Mart 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 18 Nisan 2023. 
  75. ^ "Kapsayıcı ve Demokratik Yönetişim | United Nations Development Programme". UNDP. 21 Nisan 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 21 Nisan 2023. 
  76. ^ Gülerce, Aydan (5 Mayıs 2021). "Kucaklayıcı ve Kapsayıcı Demokrasiye Geçiş Şart!". Daktilo 1984. 5 Mayıs 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 21 Nisan 2023. 
  77. ^ "PUSULA '07". Cumhuriyet Halk Partisi. 9 Haziran 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 21 Nisan 2023. 
  78. ^ a b c "CHP 2011 SEÇİM BİLDİRGESİ". Cumhuriyet Halk Partisi. 5 Temmuz 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 21 Nisan 2023. 
  79. ^ a b c d e "Elitizmden Popülizme: Cumhuriyet Halk Partisi'ndeki Paradigmal Dönüşüm ve Ekrem İmamoğlu Örneği". Süleyman Çağrı Güzel. 26 Nisan 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 25 Nisan 2023. 
  80. ^ a b "12 yıllık yasaktan sonra '6 ok' yeniden dalgalandı". Milliyet. 27 Temmuz 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 26 Nisan 2023. 
  81. ^ "DSP'nin 25 yıl önceki seçim başarısı: SHP'ye kaybettirip, Erdoğan ve Gökçek'e yol açmıştı". Sendika.Org. 18 Şubat 2019. 1 Aralık 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 26 Nisan 2023. 
  82. ^ "Kılıçdaroğlu: Türkiye'yi rakı sofralarında kurtaranlardan CHP'yi temizleyeceğim - Diken". www.diken.com.tr. 5 Eylül 2014. 7 Eylül 2014 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 25 Nisan 2023. 
  83. ^ Ecevit, Bülent (2009). Ortanın solu. Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları. ISBN 978-9944-88-611-6. 27 Ağustos 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 27 Ağustos 2022. 
  84. ^ "CHP lideri Kılıçdaroğlu 37. Olağan Kurultay'da 'İktidar Manifestosu'nu açıkladı". Sözcü. 27 Temmuz 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 5 Haziran 2022. 
  85. ^ "Cumhuriyet'ten Bedri Baykal'a sansür". 6 Ekim 2022. 7 Ekim 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 6 Ekim 2022. 
  86. ^ "Guguk kuşu". 7 Ekim 2022. 7 Ekim 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 7 Ekim 2022. 
  87. ^ "y-chp - Halkın Kurtuluş Partisi". www.hkp.org.tr. 28 Şubat 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 25 Ağustos 2021. 
  88. ^ "Yeni tehdit: Y-CHP!". 14 Aralık 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. 
  89. ^ "Zafer Şahin - Hoşgeldin Y-CHP". takvim.com.tr. 25 Temmuz 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 25 Ağustos 2021.