taraf
Ayrıca bakınız: tarafsızlık |
Türkçe
[değiştir]Söyleniş
[değiştir]Köken
[değiştir]- Osmanlı Türkçesi طرف, Arapça طَرَف (ṭaraf).
Ad
[değiştir]taraf (belirtme hâli tarafı, çoğulu taraflar)
taraf hakkında Türkçe Vikipedi'de ansiklopedik bilgi bulabilirsiniz.
- arka, ön, sağ, sol, alt, üst v.s. yanların her biri
- Apartmanın temizliğine âzamî dikkat edilecek, her taraf pırıl pırıl olacak. - E. Şafak
- bir kişinin soyundan gelenlerin hepsi
- Evine görücü gelecek kız tarafı strese girerdi. - Ü. Dökmen
- bir şeyin belli bölümü, kısmı
- Tiyatronun ön tarafı konuklara ayrıldı.
- cihet, doğrultu, yan, yön
- Deniz tarafındaki çayırdan bir sürü koyun geçiyor. - M. Ş. Esendal
- düşünceleri, istekleri birbirine zıt olan iki kişiden veya topluluktan her biri
- Karşı tarafın adamları.
- yer, yöre
- Üsküdar tarafındaki evlerin camları kor gibi parlıyordu. - H. Taner
Çekimleme
[değiştir]taraf adının çekimi
Deyimler
[değiştir]Türetilmiş kavramlar
[değiştir]Çeviriler
[değiştir]çeviriler
|
Kaynakça
[değiştir]- Türk Dil Kurumuna göre "taraf" maddesi
Gagavuzca
[değiştir]Köken
[değiştir]Ad
[değiştir]taraf
- taraf
- istekleri, düşünceleri karşıt olan iki kişiden ya da iki topluluktan her biri
Kaynakça
[değiştir]- Etymological Dictionaries - Andras Rajki
Tatarca
[değiştir]Ad
[değiştir]taraf